Tüp bebek tedavileri nasıl bir girişimle başlatılırsa sonuçlar olumlu yönde olur?

Tedavilere başlamadan evvel çiftin diğer sağlık durumları göz ardı edilmeden ayrıntılı olarak incelenmeleri gerekir. Gebelik oluşumunu engelleyecek bir rahatsızlığın olup olmadığı öğrenilmelidir.

Ayrıntılı incelemeler yapılarak tüp bebek tedavisi girişimi başlatılırsa ortaya çıkacak sonuçlar daha stabil olacaktır. Çifte güven verebilmek için çifte ait tüm verilere ulaşıp ona göre olumlu yüzdesi çıkarıp, bu yönde güven oluşturmak gerekir.

Bunu açıklayabilmek için üç farklı neden grubundan bahsedebiliriz. Bunları bilip ona göre program çıkarmak gerekir. Başarısızlığın esas sebebi önceden kestirilebilirse ona göre alternatif adımlar ve alternatif tedaviler başlatılabilir.

Birincil nedenler;

• Hamileliğe sebep olması düşünülen embriyoda genetik açıdan bozukluğun bulunması,

• Yumurta gelişme esnasında anne adayının kullandığı bir grup ilacın istenen protokole uygun olmaması, geliştirilmek istenen embriyonun kültür ortamının istenilen oranda kaliteli olmaması, embriyoda dış zarda kalınlaşmanın olmasıdır.

İkincil nedenler;

• Miyom, polip gibi oluşumlar sebebiyle embriyonun rahim içeresinde tutunamaması,

• Rahim iç kısmındaki duvarın doğuştan problemli olması

• Önceden yaşanmış kürtaj ve iltihabi durumlara bağlı yapışıklıklar

• Embriyonun tutunup büyümesini engelleyebilecek oranda pıhtılaşma bozukluğunun bulunmasıdır.

Üçüncül nedenler;

• Çikolata kistleri (azımsanamayacak kadar çoktur ve başarısızlık öykülerinde ismi anılan durumdur)

• Tüplere bağlı tıkanıklıktır.

Tüp bebek tedavilerinde başarısızlığa neden olabilecek başka ne gibi etmenler olabilir?

Başarılı girişimler için kliniğin alt yapısı ve doktorların bu konudaki tecrübesi yadsınamayacak kadar büyüktür. Yukarıda sayılan tüm değerlerin araştırılması ve ortaya çıkacak sonuçlar ile girişimlere başlanılması gerekir.

Kişiye iyi kalitede sağlık koşullarının oluşturulması ve büyük iddiaların ortaya atılmaması gerekir. Her birey için farklı protokol ve farklı tedavi şekilleri gerekebilir. Donanımlı kuruluşlar tüm bu isteklere yanıt verebilir ve hayalci sonuçlarla hastalarını kırıklıklara uğratmazlar.

Hastanın psikolojik durumun başarı öyküsüne etkisini büyüktür. Çocuk sahibi olmak ve en kısa zamanda sağlıklı günlerde çocuk sevebilmek çiftlerin ortak amacıdır. Doğal yollardan gebe kalmaya çalışma süreci hastaları yıpratmış ve tüp bebek aşamasına kadar çiftler gerilmiş olabilmektedir. Bu gerginliğe eklenebilecek çevresel baskılar, büyük stresle birlikte anne aydını baskı altına alabilecektir.

Tüp bebek girişimlerinin daha başarılı olması adına çifti rahatlatmak ve sakin dönemleri tercih etmek gerekir. Büyük yıkımlar yaşanmış dönemlerde girişimler de olumsuz etkilenebilir. Çiftlerin her ikisinin de bu anlamda özverili olmaları gerekir. Yine aynı şeklide aile büyükleri yalnızca destek olmalı, konuya bunaltıcı şekilde dahil olmamalıdır.

Tüm bunlara ilave olarak kötü alışkanlıklar tedavi sürecini olumsuz yönde etkilemektedir. Tedavi sürecince yaşam koşulları iyi düzeyde olmalı, alkol ve sigara gibi alışkanlıklardan vaz geçilmelidir.